Velayet, evlilik birliği devam ederken anne ve babanın çocukların ergin olmamaları nedeni ile çocukların haklarını, temsilini ve gözetimini kullanmayı da kapsayan bir haktır. Velayet hakkının kapsamı geniş olup çocuğun bakımı, gözetimi, eğitimi, dini eğitimi vb. konuları da kapsamaktadır. Velayet davalarında görevli mahkeme Aile Mahkemeleridir.
Anne ve Baba Evli İse Velayet
4721 sayılı Türk Medeni Kanununda velayet hükümlerine göre anne ve baba evli ise velayet ortaktır. Evlilik devam ederken birlikte yaşama son verilmiş ya da aile mahkemesi aracılığı ile ayrılık kararı verilmişse velayet geçici olarak eşlerden birine hakim tarafından verilebilir. Yine anne veya babadan biri vefat etmişse çocukların velayeti sağ kalan eşe geçecektir.
Çocuklar Evlilik Birliğinin Dışında Dünyaya Gelmiş İse Velayet
4721 sayılı Türk Medeni kanununda ” Anne ve baba evli değil ise” başlığında anne ve babanın evli olmamasından kastedilen şey çocukların evlilik birliğinin dışında dünyaya geldiği durumlar kast edilerek kaleme alınmıştır. Bu durumlarda velayet anneye aittir. Annenin küçük, kısıtlı veya velayeti kaldırılmış durumda ise hakim çocuğun yararını dikkate alarak velayeti babaya verebilir veya bir vasi atayabilir.
Anne ve Babanın Çocuğu Velayet ile Temsil Etmesi
Türk Medeni Kanunun 342. Maddesinde anne ve babanın çocuğu nasıl temsil edecekleri ile ilgili düzenleme yer almaktadır. Bu düzenlemeye göre anne ve baba velayetleri kapsamında çocukların yasal temsilcisidir. Fakat bu durum eşlerden birinin tek başına diğer eşten sonradan alacağı bir icazet ile de çocuğun menfaatine yasal tesilciliğini de yapabileceğini göstermektedir. “İyiniyetli üçüncü kişiler, eşlerden her birinin diğerinin rızasıyla işlem yaptığını varsayabilirler. ” ibaresi ile eşlerden birinin avukat yardımıyla çocuklarının vekaletlerini verebileceği fakat diğer eşten sonradan yapılan iş ve işlemler için icazet alabileceği açıktır. Uygulamada eşlerin her zaman birlikte hareket etme imkanı bulunmayan durumlar olduğu hakikat olup çocuğun yararına olacak işlerin aksatılmaması gerekmektedir.
Velayetin Değiştirilmesi Davası
Velayetin anne veya babada olması durumunda çocukların menfaatleri ve yararları gözetilmek suretiyle velayet kendinde olmayan tarafından TMK md.182, md. 183 mucibince açılabilecek bir davadır. Çocukla kişisel ilişki kurulması kararını ihlal edip çocukla kişisel ilişki kurulmasını engelleyen tarafa hakim tarafından velayetin değiştirileceği çocuğun menfaatine olmak kaydıyla ihtar edilir.
“TMK md.183: Ana veya babanın başkasıyla evlenmesi, başka bir yere gitmesi veya ölmesi gibi yeni olguların zorunlu kılması hâlinde hâkim, re’sen veya ana ve babadan birinin istemi üzerine gerekli önlemleri alır.” Bu madde hükmünce velayet bulunan tarafın çocuğa bakmaması, başka 3. Bir kişiye bırakması, çocuğun mefaatine olan eğitim, yaşam standartları , güvenlik vb., velayet sahibinin ölmesi veya başka bir yere taşınması vb. buna benzer bir çok durumda açılabilecektir.
Velayetin Kaldırılması Davası
Bazı durumlarda kanun koyucu anne ve babadan velayetin birlikte kaldırılması ya da eşlerden birinin kanunda belirtilen nedenlerden dolayı sadece kaldırılması gereken eşten de velayetin kaldırılması kararını verebilir. Bu durumlarda uzman bir boşanma avukatı yardımıyla somut olay incelenip duruma somut olaya göre karar vermek etkili olacaktır.
“4721 sayılı TMK Madde 348- Çocuğun korunmasına ilişkin diğer önlemlerden sonuç alınamaz ya da bu önlemlerin yetersiz olacağı önceden anlaşılırsa, hâkim aşağıdaki hâllerde velâyetin kaldırılmasına
karar verir:
1. (Değişik: 1/7/2005-5378/38 md.) Ana ve babanın deneyimsizliği, hastalığı, başka bir yerde bulunması veya benzeri sebeplerden biriyle velayet görevini gereği gibi yerine getirememesi.
2. Ana ve babanın çocuğa yeterli ilgiyi göstermemesi veya ona karşı yükümlülüklerini ağır biçimde savsaklaması.
Velâyet ana ve babanın her ikisinden kaldırılırsa çocuğa bir vasi atanır.
Kararda aksi belirtilmedikçe, velâyetin kaldırılması mevcut ve doğacak bütün çocukları
kapsar.”